Diyarbakır’da işlenen Narin Güran cinayeti sonrasında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından önemli açıklamalar yapıldı. Bakanlık, cinayetle ilgili davaya müdahil olduklarını ve çocuklara yönelik şiddetle mücadelede kararlılıklarını vurguladı. Ayrıca, mahkeme salonunda yaşananlar ve alınan tedbir kararları, olayın etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi.
50 çocuk için tedbir kararı alındı
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkilileri, 2024 yılında toplamda 20 bin 283 davada müdahil olunduğunu açıkladı. Bakanlık, Narin Güran cinayeti davasının ardından, Güran ailesinin yaşadığı köydeki 50 çocuk için tedbir kararı alındığını bildirdi. Ancak, bu kararın ardından aile üyelerinin bakanlık personelinin köye girişine izin vermemesi ve çocuklarla görüşmelerine engel olması dikkat çekti.
Bakanlık yetkilisi Özge Aydiş Toy, mahkeme sürecinde yaşadığı izlenimleri paylaştı: “Duruşma, meslek hayatımda asla unutamayacağım anlardan biriydi. Salonun doluluğu ve insanların samimi olmayan tavırları beni derinden etkiledi. Hatta bir vatandaşın, ağırlaştırılmış müebbetle yargılanan sanığı çay içerek dinlemesi düşündürücüydü.”
Kamuoyu desteği kritik önemde
Toy, ayrıca çocukların korunmasına yönelik alınan tedbirlerin önemine dikkat çekerek, kamuoyunun desteğinin bu tür durumlarda ne kadar kritik olduğunu vurguladı. Bakanlık, çocuklara yönelik şiddetle mücadelede daha etkin adımlar atmayı planladığını belirtti.
Türkiye’nin çocuk nüfusu ve gelecekteki demografik değişim
Bakanlık Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Ayşegül Yıldırım Kara, Türkiye'deki çocuk nüfusuna dair çarpıcı veriler paylaştı. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’de yaklaşık 22 milyon çocuk bulunduğunu belirten Kara, 2080 yılına kadar her beş kişiden birinin çocuk olacağının öngörüldüğünü ifade etti. Bu demografik değişimin, toplumsal yapının sürdürülebilirliği açısından kritik öneme sahip olduğunun altını çizdi.
Şiddetle mücadelede kararlılık
Bakanlık, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetle mücadelede önleyici çalışmaların artırılacağını ve Narin Güran cinayeti gibi olayların tekrarlanmaması için gereken adımların hız kesmeden atılacağını açıkladı. Bakanlık, davaya müdahil olma sürecinin hukuki ve sosyal açıdan kapsamlı bir şekilde yürütüldüğünü belirterek, toplumda farkındalığın arttırılması gerektiğinin altını çizdi.
Narin Güran cinayetinin ardından yaşananlar, hem hukuki hem de toplumsal anlamda önemli bir dönüm noktası olarak kayda geçti.
