DİYARBAKIR- Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde konumlanan Zerzevan Kalesi, Roma İmparatorluğu döneminde stratejik bir askeri yerleşim olarak kullanılmıştır. Farklı kültürel ve inanç evrelerine ait izleri bünyesinde barındıran kale, Pagan ve Hristiyan Roma mimarisinin özelliklerini ve teknolojik gelişmelerini yansıtmaktadır. Kale içerisinde bulunan tapınak ise Roma'nın doğu sınırında inşa edilen ilk tapınak olup, günümüze kadar varlığını koruyan son Mithraeum (Mithras Tapınağı) özelliğini taşımaktadır. Bu özelliklerinden dolayı Zerzevan Kalesi ve Mithraeum, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer almaktadır.
Bölgede Asur Dönemi'nde "Kinabu" olarak adlandırılan bir kale bulunduğu bilinmekte olup, Pers Dönemi'nde Kral Yolu güzergahı üzerindeki yerleşim alanı olarak kullanıldığı düşünülmektedir. Severuslar Dönemi'nde ise ana askeri yerleşim inşa edilmiştir. Savaş dönemlerinde yaklaşık 1.200 asker ve 400 sivilin yaşadığı tahmin edilen kale, Anastasios I ve Justinianos I dönemlerinde onarılmış ve yeniden inşa edilerek günümüzdeki halini almıştır. İslam ordularının bölgeyi fethetmesinden sonra stratejik önemini yitiren kale, geçici bir barınak olarak kullanılmıştır.
1890'larda kaleye yerleşen bir ailenin zamanla 17 haneye ulaştığı bilinmektedir. Ancak 1967'de su sıkıntısı ve ulaşım zorlukları nedeniyle Demirölçek Köyü'nün kurulmasıyla birlikte buraya taşındıkları bilinmektedir.
Yaklaşık 1.400 yıl boyunca hiçbir kazı çalışması yapılmayan Zerzevan Kalesi'nde, yapılan kazı çalışmalarında askerlere ve sivillere ait kalıntılara ulaşılmıştır. Romalılar dönemine ait ameliyat aletleri, takılar, kadınların saç iğneleri, kandiller, seramik kaplar gibi günlük ve askeri yaşama ait birçok eser gün yüzüne çıkarılmıştır. Ayrıca Asur Dönemi'ne ait taş, metal ve seramik eserler ile Asur mührü gibi buluntular da ele geçirilmiştir. Yakın zamanda yapılacak Zerzavan Müzesi'nde bu eserlerin sergilenmesi planlanmaktadır.
Zerzevan Kalesi, Diyarbakır-Mardin kara yolunun üzerinde, Çınar ilçesine bağlı Demirölçek Mahallesi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Sadece sur içi 60 dönümlük bir alanı kaplayan kale, sur dışı bölgelerle birlikte yaklaşık 1.000 dönümlük bir alanı kapsayan kazı ve araştırma çalışmalarına ev sahipliği yapmaktadır.