YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Dicle Üniversitesi'nin 2024-2025 Akademik Yılı Açılış Töreni'ne katılmak için 37 üniversitenin rektörüyle kente geldi. 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve ev sahipliğini Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat’ın yaptığı törene; Vali Murat Zorluoğlu, Sur Kaymakamı Asım Solak, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Tören, okunan İstiklal Marşı’nın ardından, sinevizyon gösterisi ile başladı. Ardından Dicle Üniversitesi Devlet Konservatuarı Topluluğu öğrencileri tarafından müzik dinletisi yapıldı. Burada konuşan Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat, fakültelerinin doluluk oranının yüzde 98 olduğunu belirterek, “Üniversitemizin 2024 yılı Yükseköğretim Kurumları Sınavı yerleştirme sonuçlarına göre genel doluluk oranı yüzde 99 olmuştur. Doluluk oranları fakültemizde yüzde 98 olurken, meslek yüksekokullarımız düzeyindeki doluluk oranları ise yüzde 100'dür” diye konuştu.

Ardından söz alan Vali Murat Zorluoğlu ise Diyarbakır’ın ilk çağlardan beri önemini kaybetmediğini belirterek, “Binlerce yıllık tarihiyle pek çok medeniyete ve farklı kültüre ev sahipliği yapmış ve bu medeniyetler, bu kadim şehirde oldukça zengin tarihi izler bırakmıştır” dedi.

‘Her yıl 1 milyonu aşan konteyjanla yükseköğrenim imkanı sunuyoruz'

İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Derya Yanık, Narin Güran davasına katıldı İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Derya Yanık, Narin Güran davasına katıldı

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ise burada yaptığı konuşmada, depremzedeler ve 34 yaş üstü kadınlar için genel kontenjanlar dışında fazladan kontenjan tahsis edildiğini belirterek, “Dicle Üniversitemiz bugün çok sayıda birimde öğrenim gören 40 bine yakın öğrencisi, 1700’ü aşan öğretim elemanı ve yine yaklaşık 4 bin 500 idari personeliyle her anlamda çok büyük kapasiteye sahip üniversitelerimizden biri durumundadır. Bu büyük kapasitenin en iyi şekilde değerlendirilmesi, ülkemize, bölgemize ve şehrimize çok ciddi bir katma değer üretilmesi fevkalade önemlidir. Mevcut durumda her yıl 1 milyonu aşan üniversite kontenjanıyla yeni öğrencilerimiz için yükseköğrenim imkanı sunuyoruz. Ayrıca şehit-gazi yakınları, depremzedeler ve 34 yaş üstü kadınlar için genel kontenjanlar dışında fazladan kontenjan tahsis ediyor, engelli vatandaşlarımız için üniversite hayatını kolaylaştırıcı önemli tedbirleri hayata geçiriyoruz. Kurumsal akreditasyonların yanında üniversitelerimizde program akreditasyonlarını güçlü bir şekilde teşvik ediyor ve destekliyoruz. Bu anlayışımızın bir tezahürü olarak, doktora programı açmak üzere başvuran üniversitelerimize akredite programa sahip olma şartı getirmiş bulunuyoruz. Benzer şekilde, önümüzdeki dönemde fakülte, yüksekokul, enstitü, araştırma ve uygulama merkezi gibi birimlerin kurulmasını da akreditasyon şartına bağlamak üzere kurulumuzca bir çalışma yürütülmektedir” diye konuştu.

‘Dijital becerilere sahip olan bireyler, gelecekte rekabet avantajımı elinde tutacaktır'

2024’te uluslararası öğrenci sayısının artmaya devam ettiğini ve şu anda yaklaşık 340 bine ulaştığını kaydeden Prof. Dr. Özvar, şunları söyledi:

“Önümüzdeki ilk hedef bu sayıyı 500 bine çıkarmaktır. Bu noktada, Dicle Üniversitemizin 1000’i lisansta olmak üzere yaklaşık 1300 uluslararası öğrencisi olduğunu belirtmek isterim. Son dönemde iyice öne çıkan bir alan olan mikro yeterlilikler konusuna da özel bir önem veriyoruz ve bunun uygulama esaslarına yönelik kapsamlı bir çalışma yürütüyoruz. Bu çalışmaların neticesinde, okul dışı kazanımların mikro yeterlilikler şeklinde kredilendirilmesi mümkün olacaktır. Yükseköğretim Kurulu olarak son dönemde üzerinde en fazla durduğumuz başlıklar arasında ‘yeşil ve dijital beceriler’ yer almaktadır. Yeşil beceriler konusunda bilinçli bir gençlik yetiştirmek, üniversitelerimizin daha yeşil, daha verimli ve daha fazla sosyal sorumluk üstlenen kampüslere sahip olmasını desteklemek adına Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Projesi’ni hayata geçirmiş bulunuyoruz. İlk etapta 11 üniversite kampüsümüz bu projede yer almıştır. Bu projeyle, kampüslerimizde enerji verimliliğini artırmayı, su kaynaklarını korumayı, atık idaresini optimize etmeyi ve karbon ayak izini azaltmayı hedefliyoruz. Bu hedefleri gerçekleştirmek için kaynakların etkin kullanımını, maliyetleri düşürmeyi ve yenilenebilir enerji kaynaklarını çeşitlendirmeyi öne çıkarıyoruz. Yapay zeka, büyük veri, bulut bilişim ve nesnelerin interneti gibi teknolojiler, günümüzde iş yapma şekillerimizi yeniden tanımlıyor. Buna paralel olarak bilgisayar programlama, veri analizi, siber güvenlik ve dijital pazarlama gibi alanlar, hızla dijitalleşen dünyada ön plana çıkıyor. Dijitalleşmenin getirdiği bu yenilikler, bir yandan iş süreçlerini daha verimli hale getirirken, diğer yandan da yeni iş kollarının doğmasına zemin hazırlıyor. Ancak bu değişim, yalnızca teknik bilgiye sahip olmayı değil, aynı zamanda bu teknolojileri etkin bir şekilde kullanabilme becerisini de gerektiriyor. Dolayısıyla, dijital becerilere sahip olan bireyler, gelecekte rekabet avantajını elinde tutacaktır.”

Kaynak: DHA